DEPRESYON NEDİR?

Korku, neşe, öfke, tiksinme, şaşırma ile birlikte üzüntü, altı temel duygudan biridir. Tüm bu duygular kişiyi tetikleyerek harekete geçirirler. Üzüntü duygusu, yeni çözüm yolları arama konusunda bizi harekete geçirir. Uzun süren çözüm bulunamayan üzüntülü olaylar depresyona dönüşürler.

DEPRESYON TANISI NASIL KONUR? DEPRESYONUN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Aşağıdaki bulguların on beş günden uzun mevcudiyetine DEPRESYON diyoruz

  • Yaşamdan zevk almama
  • Yalnız kalma isteği ile içine kapanma
  • Karamsarlık, mutsuzluk
  • İsteksizlik, halsizlik, işini gücünü yapacak enerji bulamama
  • Günlük olayları kafaya takma
  • Sinirlilik, tahammülsüzlük
  • Ağlamalar
  • Geçmişte olan bitene takılı kalma ve hep olumsuz düşünme
  • Kendini değersiz hissetme
  • Uykuya dalma veya sürdürmede güçlük çekme
  • İştah kaybı ile kısa bir süre içinde 10- 15 kg kadar kaybetme

Depresyon toplumda sıkça görülen bir hastalıktır. Toplumu oluşturan bireylerin beşte biri yaşamları boyunca depresyon geçirme riski altındadır.

 

 

DEPRESYON TÜRLERİ NELERDİR?

  • MAJOR
  • MİNÖR
  • DİSTİMİ
  • BİPOLAR

Major depresyon tanısı belirtiler içinde ‘hayattan zevk almama, karamsarlık, isteksizlik’ şeklinde ana bulguların var olması ile konur. Major depresyon geçiren bazı bireyler hafif atak tariflerken bazısı orta hatta ağır şiddette hastalık tariflerler. M. depresyon ağır şiddette yaşandığında intihar gibi üzücü sonuçlar doğurabilir. Ana bulgular olmadan sadece uyku bozukluğu gibi hafif belirtiler ile seyrettiğinde minör depresyon tanısı konur. Daha hafif ama kronik belirtiler ile çoğunlukla karakter özelliği halinde seyrettiğinde distimi tanısı konur.

 

DEPRESYONUN NEDENLERİ NELERDİR?

Depresyon durumu birçok tıbbi hastalık ile de tetiklenebilir. Tiroid hastalıkları, anemi, vitamin eksiklikleri, diabet, fibromyalji gibi başka bir tıbbi hastalık ile birlikte depresyon oluşabilir. Bazen kanserlerde ilk bulgu depresyon tablosu olabilir. Fakat çoğunlukla stresli hayat olayları ile karşılaşma ve çözüm bulamama sonucunda oluşur. Uzun süren çaresizlik hissi bireyi depresyona sokar. Depresif duygu oluşumuna yatkınlık genetik olarak aktarılır. Yakın akraba çevrelerinde depresyon geçirenlerin olması o aile içerisinde bu genin aktarıldığını gösterir. Bu bireyler için depresyon bazen ortada hiçbir sebep yokken başlar. Stresli hayat olayları ya da başka bir tıbbi hastalık olmasa da genetik yatkınlığı olan kişiler mevsim değişimiyle bile hastalanabilirler.

 

 

DEPRESYONDAN NASIL ÇIKILIR?

Depresyon sonucunda beyinde seratonin üretimi azalmaktadır. Seratonin huzurlu olduğumuzda üretilen beyin içi yerel hormonlardandır. Üretimin azalması hücreleri strese sokar. Dışarıdan alınan antidepresan tedavi hücreler üstündeki üretim baskısını azaltır. Depresyon geçiren bireylerin tekrar hastalanma riski mevcuttur. Tıbbi tedavisine bir an önce zaman kaybetmeden başlamak gerekir. Tıbbi tedaviyi tamamlanmadan bırakmamak gerekmektedir. Yarım bırakılan tedavi yinelemelere sebep olabilir. Yineleyen depresyonlar kronik bir hal alabilir. Kişinin yaşam kalitesini azaltır. Kişinin stres ile başa çıkma becerisinin geliştirilmesi şarttır. Bireysel terapiler ile stres ile başa çıkma becerisi geliştikçe kaybedilen hayat kalitesi tekrardan oluşturulabilir. Bireysel terapi için buraya tıklanıyınız

BİPOLAR BOZUKLUK NEDİR?

Depresyon ve mani dönemlerinin dönüşümlü olarak ortaya çıktığı iki uçlu durumdur. Mevsimsel geçiş dönemlerine iki uçlu hastalarda depresyon ve ya mani duygu durumuna kayma oluşur. Örneğin sonbahar aylarında depresyona giren ilkbahar ayları gelene kadar her sene kışın depresif duygu durumu ile yaşayan hastalar. Ya da ilkbahar aylarında manik bir atak geçiren ve yaz boyunca günler uzayıp güneş parladıkça manik duygu duruma kayan hastalar gibi. Birey bu duygu durum dalgalanmaları aralarında tamamen normal bir hayat sürdürebilir.

BİPOLAR BOZUKLUĞUN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Bipolar depresyon, majör depresyona benzer bulgular ile ortaya çıkar:

    • Yaşamdan zevk almama
    • Yalnız kalma isteği ile içine kapanma
    • Karamsarlık, mutsuzluk
    • İsteksizlik, halsizlik, işini gücünü yapacak enerji bulamama
    • Günlük olayları kafaya takma
    • Sinirlilik, tahammülsüzlük
    • Ağlamalar
    • Geçmişte olan bitene takılı kalma ve hep olumsuz düşünme
    • Kendini değersiz hissetme
    • Uykuya dalma veya sürdürmede güçlük çekme
    • İştah kaybı ile kısa bir süre içinde 10- 15 kg kadar kaybetme

    Bunlara ek olarak,

    • Özgüvende artma
    • Uykuda azalma
    • Az uyumasına rağmen hastanın kendini çok enerjik hissetmesi
    • İçinde bulunulan an ile uygunsuz gülme-ağlama şeklinde duygulardaki patlamayı kontrol edemememe

    Doğru ve yanlışı ayırt edemediği için riskli davranışlar sergileme şeklinde MANİK semptomlar bipolar hastalığında ortaya çıkar.

BİPOLAR BOZUKLUĞUN NEDENLERİ NELERDİR?

Genetik olarak aktarımı en yüksek psikiyatri hastalığıdır. Depresyon gibi çözüm üretilemeyen üzücü hayat olayları ile tetiklenir. Örneğin, ailesinde bipolar hastalığa yakalanmış akrabaları olan bireyin sevdiği bir yakınını kaybından sonra önce depresif sonra manik belirtiler göstermeye başlaması gibi. Dolayısıyla genetik yatkınlığı olan bir bireyde tetikleyici yaşamsal olayların eklenmesiyle gelişir.

 

BİPOLAR BOZUKLUKTA TEDAVİ ÖNERİLERİ

Bipolar hastalık özellikle mevsim geçişlerinde ortaya çıkar. Tıbbi tedavi altındaki bireyin bu mevsim geçişlerinde tetiklenen hastalığı daha hafif olarak atlatması mümkündür. Bireylerin doktor gözetiminde koruyucu bir tedaviyi sürdürmeleri gereklidir. Aksi takdirde, hastalık atakları sıklaşabilir. Her bir atak işgücü kaybı yarattığı gibi aile yaşantısını da etkilemektedir. Düzenli koruyucu tedavi ve doktor gözetimi altındaki bireyler normal bir yaşama yakın hayat sürdürebilirler. Bipolar hastalığın belirtilerinin günlük hayatına yansımalarının olması toplumsal önyargılara sebep olabilir. Bazen alevli bir atak bireyi toplumsal dışlanma riski altına sokabilir. Medikal tedavinin destekleyici bireysel ve grup terapileri ile sürdürülmesi atakları azaltma adına önemlidir. Psikodrama sayfasına gitmek için buraya tıklayınız

Gelecek için kaygı duyup sıyrılmak isteyen 19-26 yaş aralığında olan ve “Hayatımdan ne bekliyorum? Hayatımdan ne istiyorum?” sorularına doğru bir cevap arayan herkese açıktır. Grup çalışması öncesinde bireysel görüşmeler ile çalışmaya uygunluk açısından değerlendirme yapılacaktır.

Geleceğe dair kaygı duygusundan sıyrılıp harekete geçmek isteyen 19-26 yaş aralığında olan herkese açık “Hayatımı İnşa Ediyorum” psikodrama grup çalışmalarımız başlıyor. Psikodramatist İnci hanım ile birlikte “Hayatımdan ne bekliyorum? Ne istiyorum?” sorularına cevap bulmanızda ve doğru adımlar ile hayatınıza geçirmenizde size destek olacak grup çalışması hazırladık. Hepinizi bekliyoruz.

Privacy Settings
We use cookies to enhance your experience while using our website. If you are using our Services via a browser you can restrict, block or remove cookies through your web browser settings. We also use content and scripts from third parties that may use tracking technologies. You can selectively provide your consent below to allow such third party embeds. For complete information about the cookies we use, data we collect and how we process them, please check our Privacy Policy
Youtube
Consent to display content from Youtube
Vimeo
Consent to display content from Vimeo
Google Maps
Consent to display content from Google